Değişken faizli ihraçlar başka bir değişkene endekslenen kıymetlerdir. Bu kıymetlerin getirisi önceden belirlenir. Değişken faizli ihracı daha iyi anlayabilmek için öncelikle bu borçlanma türünün tercih edilmesinde etkili olan etkenleri öğrenmek gerekmektedir. Bu borçlanma türü ihracatçıları ve tahvil sahiplerini korumak amacıyla kullanılmaktadır.
Yatırımcıya sağladığı en büyük avantaj ise piyasanın belirsiz olduğu dönemlerde tahvil arz ve talep edenlerin kayba uğramasını önlemesidir. Bu sayede işlem yapan her iki taraf için oluşan riski önlemektedir. Değişken faizli ihracı tercih eden yatırımcıların bu yöntemi tercih etmesindeki ana neden getirilerdeki belirsizliğin arttığı dönemlerde zararlarını en aza indirmektir.
Bu borçlanma türünde faiz oranı daha önceden belirlenmiş bir değişkene endekslenmektedir. Fakat bu değişkenler arasında gerçekleşen enflasyonun dışında LIBOR gibi faiz oranları da yer almaktadır. LIBOR uluslararası bir faiz oranıdır. İlgili yatırım aracı sayesinde piyasanın dalgalanmalı ve belirsiz olduğu dönemlerde yatırımcıların zararını en alt kademeye indirmek ve riski azaltmak mümkündür. Bu sebeple değişken faizli tahvil oranları sık sık kullanılır.
Başlıklar
ToggleKurumların finansal ihtiyaçlarını gidermek amacıyla kullandıkları yatırım türüne tahvil denir. Tahvil daha önceden belirlenen getiri oranları üzerinden gerçekleşmektedir. Değişken faizli tahvilde ise oranlar piyasa şartlarına göre düzenlenmekte ve güncellenmektedir.
Tahviller uzun vadeli bir borçlanma aracıdır. Tahvillerin alım ve satım sürecinde değişken faiz oranları uygulanmaktadır. Bu faiz oranları enflasyon rakamlarına göre değişir. Yatırımcılar tahvil satın aldıkları zaman bir nevi şirketlere borç vermektedir.
Bu yardımın karşılığında şirket tahvil arz eden yatırımcıya bir vade verir. Sonrasında anaparayı ve önceden belirlemiş olduğu faizi ödemeyi taahhüt eder. Bu ödemeye kupon faizi denilmektedir. Ara dönemde ya da vade sonunda tek seferlik olacak şekilde yapılmaktadır. Değişken faizli tahvilin ne olduğunu merak eden insanlar bu yöntem hakkında detaylı bilgi sahibi olmak isteyebilirler. Bu borçlanma türü tamamıyla faiz riskini ortadan kaldırmak amacıyla yapılır.
Bunun için 3, 6 veya 12 aylık dönemlerde kupon getirisi ödemesi yapılmaktadır. Yüksek enflasyon rakamları gündeme geldiği zaman kupon faizine ekstra getiri oranları da eklenmektedir. Bu durum tahvil talep edenlerin elde edecekleri faiz geliri oranlarının koruma altına alınmasını sağlar.
Ayrıca bu yatırım türü sayesinde tahvil arz edenler yatırımcılardan uzun vadeli borçlanmaya gidebilirler. Söz konusu yöntem kamu ve özel sektör tarafından sıklıkla kullanılır. Bu yöntem sayesinde tahvil arz-talep sürecindeki belirsizliklerin etkisi azaltılmaktadır. Bu durum piyasada rahat bir ortam oluşmasını sağlar.
Değişken faizli tahvil en çok uzun vadeli borçlanmaya gitmek isteyen yatırımcılar tarafından tercih edilmektedir. Bu durumun nedeni tahvilin sahip olduğu özellikler ve avantajlardır. İhracatçılar ve yatırımcılar bu borçlanma yöntemine başvurdukları zaman endeksleme sonucunda oluşan faiz oranlarından faydalanırlar.
Kupon faizine eklenen getiriyi hesaplarken kullanılan bir hesaplama formülü vardır. Bu formül ise şu şekildedir; Tahvilin Güncel Fiyatı= (Nominal Değer / 1+ Yıllık Faiz Oranı) ^ Vadeye Kalan Yıl Sayısı) + (Kupon Ödemeleri / 1+ Yıllık Faiz Oranı) ^ Vadeye Kalan Yıl Sayısı). Bu hesaplama yatırımcılara ekonomik koşulların belirsiz olduğu dönemlerde elde edecekleri getiriyi öğrenme şansı vermektedir. Bu borçlanma türü ve 3, 6 ve 12 aylık dönemlerde ödenen kupon ödemeleri sayesinde yatırımcının vade sonuna kadar yaşaması muhtemel olan kayıplar önlenmiş olur.
Bu durum uzun vadeli borçlanmanın dezavantajlarının ortadan kalkmasını ve tahvil arz-talep dengesinin korunmasını sağlar. Özel sektör bünyesinde olan tahvillerde kupon faizinin belirlenmesinin ardından referans faize ek olarak risk primi de eklenmektedir.
Bu risk primleri tahvilin ihracı esnasında belirlenir. Değişken faizli tahvilde kupon ödemesi yapıldığı zaman her bir kupon ödemesi dönemsel olarak piyasa faizlerine eşitlenmektedir. Bu zaman aralığında kupon ödemelerinin fiyatı Nominal değerlerine eşitlenmektedir.
Bu sebeple iki ayrı kupon ödemesi arasında rakamsal olarak büyük bir farka rastlanılmaz. Kupon oranları piyasa faizlerine göre değişkenlik gösterebilmektedir. Tahviller vadeye kadar Portföyde tutulduğu zaman bu kıymetlerden elde edilecek getiri belli olmamaktadır. Bu durum bir dezavantaj niteliğinde olsa da tahvillerin genel durumuna bakıldığı zaman oldukça kârlıdır.