Bu yazıda finans dünyasında olanların iktisatçıların son derece iyi bildiği bir kavram olan Likidite tercihi teorisi hakkında bilgiler verilecektir. İnsanların parayı saklama, muhafaza etme ve ülkedeki faiz oranları arasındaki ilişkiye bakılara bir teori üretilmesine likidite tercihi teorisi denir.
Başlıklar
ToggleLTT Keynes’in likidite tercihi teorisi olarak da bilinir. Bir para talebi teorisidir. Bu teori faiz oranları ve para tutma güdülerü üzerinden yola çıkarak ortaya atılmış olan bir para teorisidir. Keynesyen görüş olarak bilinir.
Likidite tercihi teorisi denge faiz oranı ve faizler ile ilgili söylenebilecek kısa kısa hap bilgiler şunlardır:
Kısaca bu noktada söylenebilecek olan şey ise faiz oranları ile spekülatif para talebi arasında negatif bir ilişki vardır. Bir diğer deyiş ile paranın fırsat maliyeti faizdir.
Keynesyen Likidite tercihi teorisi para talebi noktasında söylenebilecek olanlar şunlardır: Keynes paranın nakit mevduat ve tahvilden oluşan bir portföyde bulunduğunu kabul eder. Burada yatırımcılar eğer ister ise paralarını varlıklarını tahvile yatırabileceği gibi eğer isterler ise ayrıca likit vermeyi de tercih edebilir. Burada para arzı Merkez Bankası tarafından tutulur. Sabit kalır.
Keynes’in LTT’ye göre para talebini etkileyen 3 temel değişken vardır. Bunlar şunlardır:
LTT’nin diğer adı spekülatif para görüşü olarak tanımlanır. İki biçimde de finans dünyasında da tanımlanır. Ayrıca likidite talebi olarak da kısaca adlandırılan bir teoridir.
Ekonomik açıdan ele alındığında Keynes, tasarruf kararının değilde likidite tercihine bağlı biçimde belirlenmiş olan faiz oranını, belirli bir dönem için likiditeden vazgeçme ödülü biçiminde tarif eder. Bu ise ekonomide son derece önemli olan bir olgudur. Paranın ekonomide diğer önceki teorilerin aksine önemine sürekli olarak vurgu yapar.
Bugünki olan tahvil fiyatıyla beklenmekte olan tahvil fiyatı arasında olan fark manasına gelen sermaye kazancı tahmin edilir iken, bugün olan faiz oranı gelecek dönemdeki beklenen faiz oranıyla karşılaştırılır. Yine faiz oranları ile tahvil fiyatları arasında ters orantı mevcuttur.
1936 yılında metni kaleme alan ve 1937 de çalışması yayınlanan bilim insanı Keynes’e aittir. Keynes çalışmasında klasik sisteme ciddi eleştiriler getirmiştir.
Likidite Tercihi Teorisi Ne Demek?
İnsanların parayı saklama, değerlendirme, kullanma konusundaki fikirleri Merkez Bankalarının faiz kararları yani oranları ile değişebilir teorisine verilen isimdir.
Likidite Tercih Teorisi Kimindir?
85 sene önce, 1937 senesinde ekonomi üzerine çalışmalar yapan Keynes teorisidir. Spekülasyon, işlem ve ihtiyat güdüsü olmak üzere 3 güdü bu teoiriyi etkilemektedir
Likidite Tercihi Teorisi Hangi Faktörlere Odaklanır?
Likidite Tercihi Teorisi, işletmelerin nakit tutma kararlarını etkileyen faktörleri incelemeye odaklanır. Bu faktörler arasında işletmenin nakit akışları, işletme faaliyetlerinin doğası, finansal piyasaların durumu ve işletmenin risk toleransı yer alabilir.
Likidite Tercihi Teorisi Hangi İlkelere Dayanır?
Likidite Tercihi Teorisi, aşağıdaki ilkeleri içerebilir:
Likidite Tercihi Teorisi Hangi Durumları İncelemektedir?
Likidite Tercihi Teorisi, özellikle işletmelerin nakit tutma stratejilerini ve nakit dengesini belirleme süreçlerini incelemektedir. Bu, likidite düzeyinin artan veya azalan dönemlerde nasıl değişebileceğini ele alır.
Likidite Tercihi Teorisi Neden Önemlidir?
Bu teori, işletmelerin nakit yönetimi ve likidite tercihlerini anlamada yardımcı olur. İşletmelerin nakit yönetimi, finansal sağlık, risk yönetimi ve yatırım kararları açısından önemlidir. Likidite Tercihi Teorisi, bu süreçleri anlamamıza yardımcı olabilir.
Likidite Tercihi Teorisi ve Finansal Krizler Arasındaki İlişki Nedir?
Likidite Tercihi Teorisi, finansal krizler gibi belirsiz dönemlerde işletmelerin daha fazla likidite tutma eğiliminde olduğunu öne sürebilir. Bu, krizler sırasında nakit ihtiyaçlarını karşılamak ve finansal riskleri en aza indirmek amacıyla yapılır.
Likidite Tercihi Teorisi Örnek Verebilir misiniz?
Bir işletme, gelecekte beklenen yatırım fırsatlarına veya acil durum ihtiyaçlarına karşı hazırlıklı olmak amacıyla normal dönemlerde daha yüksek bir likidite düzeyini tercih edebilir. Benzer şekilde, dalgalı finansal piyasalarda veya ekonomik belirsizliklerde işletmeler, riski azaltmak için daha fazla nakit tutabilirler.
Likidite Tercihi Teorisi ve Nakit Yönetimi İlişkisi Nedir?
Likidite Tercihi Teorisi, nakit yönetiminin temel ilkelerini açıklamaya yardımcı olabilir. İşletmelerin nakit tutma tercihleri, nakit akışları, faiz oranları ve risk faktörleriyle ilişkilendirilerek, nakit yönetimine rehberlik eder.